İlkelerimiz

Egemenlik, hiyerarşi ve ayrıcalık üreten bir toplumdan geldiğimiz bilgisiyle, bunların dışarıda bırakan bir yaşam mümkündür iddiasıyla, her türlü egemenlik ve eşitsizlik ilişkisinin meşruiyetinin ve giderek kendisinin reddi kabulüyle, mevcut halimizi birlikte değiştirmek ve istediğimiz yaşama dair çoğaltıcı bir çabada olmak için bir aradayız. Aşağıdaki hususları istediğimiz yaşamı şekillendirecek çoğaltıcı yol ve yöntemler olarak görüyoruz.

  • Hiyerarşik düzenekleri meşru görmemek, eleştirel bir yaklaşımla gündelik yaşam içindeki tezahürlerini deşifre etmek ve dışarıda bırakmaya çalışmak
  • Farklılıkların ayrıcalığa ve egemenlik ilişkilerine tahvil edilmesine karşı çıkmak
  • Hak etme ideolojisiyle mesafeli durmak ve kapı dışına koymaya çalışmak
  • Kolektif, çeşitlemeye açık ve anonimleşerek yaşamı sürdürmek
  • İktisatla başka türlü bir ilişki kurmak iddiasının peşinde, mevcut iktisat ideolojisini ve bundan üreyen psikolojiyi meşru görmemek, komünal bir iktisadı oluşturmanın olanaklarını- zeminini örgütlemek
  • İçinden geldiğimiz toplumsallığın yarattığı kabul, kalıp ve alışkanlıklarımızın, egemenlik, hiyerarşi ve ayrıcalık üreteceğinin bilgisiyle, eleştirel ve deşifre edici olmayı olmazsa olmaz saymak
  • Birbirimizin yol arkadaşı, eleştireni, uyaranı, düzelteni olmayı kabul etmek
  • Kişiliğin- kimliğin mülküne mesafeli durmak ve bu mülkten kurtulma sürecini önemsemek, mülkiyet ideolojisini meşru görmemek
  • Özel alan- kamusal alan ayrımını gayrı meşru ilan edip, bu ayrımı silikleştiren bir süreç için ortak yaşamı çoğaltma çabasında olmak
  • Açıklık sadelik ve yalınlık peşinde olmak
  • Zamanı yavaşlatmanın ve yumuşatmanın peşinde olarak, sistemin dayattığı hız algısına karşı uyanık olmak
  • Alıp vermek, katkıda bulunmak ve katkı almaktan çekinmeyip, bunlardan dolayı vesayet[1]minnet ilişkisine girmemek
  • Yaşamı dört duvar arasına sıkıştırmayan bir mekan algısını öne çıkarmak ve birlikte geçirilen zamanı önemsemek, değerli kılmak
  • İşbölümüne giderek silikleştirici bir perspektifle yaklaşıp, kalıcı iş bölümlerinin oluşmasını engellemek
  • İş-mesai değil, çalışmayı yaşam uğraşı olarak görmek, buna uygun örgütlemek
  • Endüstriyel, tek tip, kitlesel üretimle mesafeyi korumak
  • Yol arkadaşlığına, katılıma açık olmak, katılım süreçlerini örgütlemek
  • Kullanım araç gereçlerini ortaklaştırmak, özel alan, özel mülk algısını eleştirinin konusu yapmaktan kaçınmamak
  • Ücretli emek ilişkisi kurmaktan kaçınmak, kendi emeğine dayanarak var olmayı önemsemek
  • Tüketim alışkanlıklarımızı eleştirinin konusu yapmak, tüketim algısının eleştirisini, tüketim toplumunda yaşadığımızın bilgisiyle önemsemek
  • Tüketim toplumu ve ideolojisinin yandaşı uzmanlık ideolojisine karşı uyanıklığı daim kılmak, insanın öğrenme-bilme yetisini öne çıkarmak, bütünsel bilgiyi önemsemek.
  • Zenginleşmeyi hedeflemeyen, büyümeyi sınırlandırılması gereken bir eğilim olarak görüp, üretimi, üretmeyi yüceltmemek.
  • Kişisel zenginleşme ve iktidar peşinde koşmayı gayrı meşru görmek
  • Hesaba, kitaba ve ölçülebilirliğe dayalı ilişkileri kapı dışarı etmek, bu tür ilişkiler geliştirmemek.
  • Bilgiyle kurduğumuz ilişkiyi egemenliğin, ayrıcalığın ve menfaatin şekillendirdiği araçsal aklın dışında kurgulama çabasında olmak, bilgiyi insanlığın kolektif ürünü olarak görmek, bilginin paylaşımına açık olmak.
  • Zihinsel gelişkinliği önemsemek, mevcut algı, kalıp ve kabullerin, görme biçimlerinin yarattığı toplumsallığın deşifre edilmesinin ve bunları dışarıda bırakacak bir zihinsel gelişimin tartışmasını yürütmek
  • İlkesel zemini oluşturan sözü sağlam kurmayı önemsemek, sözle aramızdaki mesafeyi sözün lehine azaltmaya çalışmak, yaşantının esneticiliğini göz ardı etmeden, kendimizi söze öteleme çabasında olmak, ilkede katılığı uygulamada esnekliği gözetmek.
  • Değişim çabamızın her kişi için algı, hız vb. farklar nedeniyle eş zamanlı olamayacağı kabulüyle, tek biçimliliğe düşmeden birbirimiz için kolaylaştırıcı ve yol açıcı olmak,
  • Bireysel alan muhafazakarlığına karşı çıkmak, mülkiyetçi mekan algısıyla mücadele etmek. Ziyaretçilerimizin de kurmaya çalıştığımız yaşam- mekan algısından haberdar edilmesini sağlayarak, gayrı meşru gördüğümüz ilişkilerin oluşmasının önüne geçmek. Misafir etmeme hakkımızı da kullanabileceğimizi ifade etmekten ve uygulamaktan kaçınmamak.
  • Yaşamı kolaylaştıran, esnekleştiren, tek biçimliliğe mahkum etmeyen yol ve yöntemleri çoğaltmak
  • Doğayı çevreyi zorlamamak, tahrip etmemek, arınmacı, mistifiye edilmiş bir doğalcılık anlayışıyla mesafeli durmak.
  • Mevcut sistemin beden ve zihin algısıyla mücadele etmek, yeni bir beden ve zihin ilişkisi tartışmasını yürütmek, yaşam zeminimizi ve uğraşılarımızı bu durumu gözeterek kurmak.
  • İnsan merkezli bir evren tasavvurunu reddetmek, bu tasavvurun yarattığı hiyerarşik anlam düzeneklerini ve meşrulaştırmaları deşifre etmek

Bütün kutsalları dışarıda bırakmak, ‘’ Kutsal’’ ın hiyerarşik anlam üreten ve egemenlikçi yapıları meşrulaştıran yanını ortaya koymak. Yukarıdaki ilkesel çerçevede örgütleme çabasına girdiğimiz yaşamın, bir seyir- süreç olduğunu, bu sürecin sonucundan test edilemeyeceğini, belirsizliklerle yürüme cesareti gerektirdiğini, varılacak bir yer olmadığını, bütünsel bir varoluş hali olduğunu, bu sürecin hazır özneleri olmadığımızı, bu sürecin öznesi olmanın değişim iradesi ve ısrarından, sebat etmekten geçtiğini, kendimize vaat ettiğimiz özgürlüğe tahammül gücümüz olmadığını, bu gücü ancak bir toplumsallık içinde bulabileceğimizi, bu hususta göstereceğimiz irade ve çabayı bir başkası dolayımıyla tarif etmeyi dışarıda bırakmayı, yaşantımızın ve içinde olmayı örgütlemeye çalıştığımız toplumsallığın öznesi olmayı, dostluğu, yol arkadaşlığını, kendini yol arkadaşına teslim edebilme güvenini, açıklığın ve yanlışlarını kabul edebilmenin yaşamı kolaylaştırıcılığını, her insanın yapabilme potansiyeline sahip olduğunu, istediğimiz yaşamı gerçekleştirmenin önündeki en büyük engelin kendimiz olduğunu, bu sürecin gerilimli bir süreç olacağını, bu süreçte çözüm üretmeyi sürdürmenin önemini UNUTMADAN

Bunları da beğenebilirsiniz
Read More

Kır Kent Ağı

Bir çağrımız var! Bir araya gelmeye ve yapabileceklerimizi konuşmaya dair… Umutluyuz: Kendimizi yeryüzündeki canlılardan sadece biri olarak gördüğümüzden…